Giriş
Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Tescilli markasına tecavüz edilen marka sahibi, mahkemeye başvurarak diğer hukuki yolların yanında hukuk davası açabilir ve tazminat talep edebilir. Marka tecavüzüne ve hukuki yollara ilişkin daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Marka sahibi, marka hakkına tecavüzün önlenmesi için hukuk davalarına ek olarak, ayrıca ceza davası da açabilir. Marka hakkına tecavüze ilişkin cezai yaptırımlar, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (“SMK”) m. 30’da listelenmiştir.
Bu kısa yazımızda, SMK m.30’da düzenlenmiş cezai yaptırımlar açıklanacaktır.
Cezai Yaptırımlar
Marka hakkına tecavüze ilişkin cezai yaptırımlar SMK m.30’da düzenlenmiştir. İlgili madde uyarınca aşağıda sıralanan her bir fiil için farklı yaptırımlar belirlenmiş olup, bu yaptırımlar şu şekildedir:
Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalaj üzerinden yetkisi olmadan kaldıran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Yetkisi olmadığı halde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunan kişi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
İlgili hüküm uyarınca marka hakkına tecavüz edenlere, hapis ve adli para cezası uygulanacaktır. Yukarıda belirtilen fiillerin tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
Belirtmek gerekir ki, yukarıda sıralanmış suçlardan dolayı cezaya hükmedilebilmesi için markanın Türkiye’de tescilli olması şarttır.
“Etkin Pişmanlık” Mekanizması
SMK m. 30/7 hükmü uyarınca, başkasının hak sahibi olduğu marka taklit edilerek üretilmiş malı, satışa arz eden veya satan kişinin bu malı nereden temin ettiğini bildirmesi ve bu suretle üretenlerin ortaya çıkarılmasını ve üretilmiş mallara el konulmasını sağlaması halinde hakkında cezaya hükmolunmaz.
Hızlı İmha Prosedürü
SMK m.163 hükmünde, suça konu eşyalar için hızlı imha prosedürü öngörülmüştür. Buna göre, yukarıda sıralanan suçlar sebebiyle el konulan veya muhafaza altına alınan suça konu eşyanın sayısı, ebadı veya niteliği gibi nedenlerle emanet bürosunda muhafaza edilemeyecek olması halinde, Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda numune alınması mümkün olan eşyadan yeteri kadar numune alınmasından sonra, geri kalan suç eşyası mahallin maliye teşkilatına gönderilir.
Yeteri kadar numune alındıktan sonra, suça konu eşyanın zarara uğraması veya değerinde esaslı ölçüde kayıp meydana gelme tehlikesinin varlığı ya da muhafazasının ciddi külfet oluşturması halinde, Cumhuriyet savcısının talebi üzerine mahkeme tarafından suça konu eşyanın imhasına karar verilir. Ancak, malların imha edilebilmesi için bilirkişi incelemesi tamamlanmış olmalıdır.
Cezai Yaptırımlar İçin Yetkili Makam
Marka hakkına tecavüz davaları, davacının ikametgahının bulunduğu veya ihlalin gerçekleştiği veya fiillerin etkilerinin görüldüğü ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Ceza Mahkemesi nezdinde görülmektedir.
Ancak, yukarıda sayılmış suçların soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlıdır.
Ayrıntılı bilgi için lütfen iletişime geçiniz:
Doğukan Berk Aksoy, LL.M.
Avukat | Marka Vekili | Patent Vekili
E: dogukan.aksoy@aksoy-ip.com
T: +90 312 969 09 63
Evren Fırat Göklü
Avukat | Marka Vekili
E: firat.goklu@aksoy-ip.com